MİLLETİN DİRİLİŞİ 15 TEMMUZ
Bizler niçin "eğitim şart" diyoruz?
Açık ve şeffaf bir Milli Eğitim için okulun ve öğretmenin hür düşünceye sahip çıkmasını neden önemsiyoruz?
Ve neden "cumhurun eğitimi, tarihi coğrafyanın idrakinden geçer" cümlesini tekrarlıyoruz?
Elbette her ülkenin hür ve bağımsız olarak siyasi, sosyoekonomik ve kültürel sisteme sahip olması için güçlü bir dil, inanç ve kültür birliğine ihtiyacı vardır. Bugün Türkiye Cumhuriyeti, tarihi coğrafyasının gereklerini iyi okumuş, iyi vazife bilincine sahip vatandaşların oluşturduğu güçlü bir ülke olma yolunda hızla ilerlemektedir. Ancak tarihte bir çok kez görüldüğü gibi farklı güç odaklarının çıkarlarıyla çatışılması şeklinde muhtemel risklerle karşı karşıya kalmaktadır, yarın da kalabilir.
15 Temmuz 2016 sonrası Milli Eğitim camiası olarak, beşikten mezara ilim tahsilini, yani hayat boyu öğrenmeyi merkeze alan bir yaklaşımla birey ve toplum olma özelliğimizi yeniden kurgulayarak, ufku açık, soran ve sorgulayan öğrencilerin oluşturacağı bir toplum inşa etmenin en temel vazifemiz olduğunun bir kez daha farkına vardık.
Artık modern kolonyalizmin değirmenine su taşıyan, paralel sistemler kurarak beyinleri uyuşturan FETÖ benzeri hiç bir yapıya kurban edeceğimiz tek bir ferdimiz dahi yoktur. Maarifimiz, 15 temmuz 2016 tarihini milat kabul etmeli, değerlerine ve özüne dönmeli, kendini bulmalı, merhum Nurettin TOPÇU'nun belirttiği gibi "Millet Mektebi"ni yeniden kurgulamalıdır. Unutmayalım ki bu ülke Kurtuluş Savaşını da mekteplilerle kazandı.
Öncü eğitimciler olarak hayattaki ve okuldaki görev bilincimizi tazeliyor, hür ve bağımsız Türkiye'mizin eğitimde uluslararası düzeyde öncülük edecek köklü değişimleri gerçekleştirmesi için daha çok çalışacağımıza söz veriyoruz.
15 temmuzda öğrencimiz, öğretmenimiz, eşimiz, dostumuz, komşumuz, hasılı biz olan şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, gazilerimize sağlıklı ömürler diliyor, hayattaki ve okuldaki nöbetimize kaldığımız yerden devam ediyoruz.
Uluslararası Öncü Eğitimciler Derneği
|